AB Türkiye Delegasyon Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut Suriyeliler konusunda Türk hükümetinin bu anlamda sıkı iş birliğine gerçekten takdirle değinmek istiyorum dedikten sonra 10 milyon 150 bin avro hibe desteği sağlanacağına vurgu yaptı.
Türkiye'de yaşayan Suriyeliler ile ev sahibi toplulukların girişimcilik ve istihdam oluşturma faaliyetlerini geliştirmek üzere Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyon Başkanlığı ile Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) iş birliğiyle gerçekleştirilen Sürdürülebilir Sosyo-Ekonomik Entegrasyon İçin Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi Projesi (ENHANCER) hibe programı tanıtıldı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlenen basın toplantısına Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, AB Türkiye Delegasyon Başkanı Nikolaus Meyer-Landrut, ICMPD Göç Diyaloğu ve Koordinasyon Direktörü Martijn Pluim ile çok sayıda davetli katıldı.
Meyer-Landrut, "Türk hükümetinin bu anlamda sıkı iş birliğine gerçekten takdirle değinmek istiyorum. Türkiye'deki gerek belediyelerin gerek hükümetin kayıtlı olan yaklaşık 4 milyon ile kayıt dışı göçmene ev sahipliği yapmak için ortaya koyduğu çabalardan dolayı teşekkürlerimi sunmak istiyorum." diye konuştu.
ENHANCER kapsamında 10 milyon 150 bin avro hibe desteği sağlanacağına vurgu yapan Meyer-Landrut, şöyle devam etti:
"ENHANCER'ın hem geçici koruma altındaki Suriyelilere hem de ev sahibi topluluklar için oluşturduğu etki çok önemli. İş gücü piyasasına katılım gösteren bu projeler, yerel ekonomiye çok önemli destek verecek. Tanıtımını yaptığımız bu program kapsamında hem yeni işletmelere hem de büyümekte olan işletmelere girişimcilik ekosistemini iyileştirme anlamında önemli fırsatlar sunulacak."
10 MİLYON AVRODAN FAZLA DESTEK SAĞLAYACAK
ENHANCER, 3 farklı başlık altında 10 milyon 150 bin avro hibe desteği sağlayacak.
Bu başlıklar Ortak Kullanım Tesisleri Hibe Programı, Girişimcilik Ekosistemindeki Kurumların Kapasitelerinin Geliştirilmesi için Hibe Programı ve İstihdam Yaratma Odaklı KOBİ Hibe Programı olarak belirlendi.
Ortak Kullanım Tesisleri Hibe Programı Ankara, Adana, Bursa, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya ve Mersin'de toplam 4 milyon 150 bin avroluk bütçeyle uygulanacak.
Seçilecek projeler, 75 bin ile 250 bin avro aralığında hibe elde edecek.
Toplam bütçesi 3 milyon avro olan Girişimcilik Ekosistemindeki Kurumların Kapasitelerinin Geliştirilmesi için Hibe Programı da aynı iller ile Gaziantep ve Şanlıurfa'daki projelere yönelik olacak. Bu programa dahil edilen projelere 10 bin ila 30 bin avro arasında hibe verilecek.
KOBİ'lere yönelik hibe programı da İstanbul, İzmir, Bursa, Konya, Mersin ve Kayseri'de uygulanacak, seçilecek 75 KOBİ'ye toplamda 3 milyon avroluk bir hibe sağlanacak. Bu hibeyle en az 225 yeni istihdam oluşturulması öngörülüyor.
"AMAÇ, GÖÇÜN EKONOMİYE FAYDASINI MAKSİME ETMEK"
ICMPD Göç Diyaloğu ve Koordinasyon Direktörü Pluim de Türkiye'de başta Suriyeliler olmak üzere sığınmacılara ev sahipliği yapmanın politik, sosyal, operasyonel ve finansal çaba gerektirdiğini vurguladı.
Suriye'deki krizin başlangıcından bu yana Türkiye'nin ortaya koyduğu çabanın takdire değer olduğunu vurgulayan Pluim, şunları söyledi:
"Mevcut göç durumunun karmaşıklığı ile başa çıkmak için başta ulusal düzeyde olmak üzere ICMPD ile birçok uygulayıcı partnerin ve önemli uluslararası katılımcıların desteği gerekiyor. AB, Birlik üyeleri, İsviçre ve Birleşik Krallık gibi katılımcıların sağladığı destekle ICMPD, Türkiye'yle uzun yıllardır çabalarını sürdürmekte ve göç gibi önemli bir başlık altında projelere imza atmakta."
Yapılan projeler arasında göç yönetimi, göç diyalogları, göç politikaları, sınır yönetimi, geri dönüşler, kaçakçılıkla mücadele ve kalkınma gibi başlıklar bulunduğunu aktaran Pluim, "ICMPD'nin asıl odak noktası, göç özelinde kalkınmaya öncelik vermek ve göçün yerel topluluklara sağladığı ekonomik faydayı maksime etmektir." dedi.
Pluim, ENHANCER kapsamında Suriyeliler ve ev sahibi toplulukların ihtiyaçlarına yönelik istihdam ve yatırım faaliyetleri bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:
"ENHANCER hem istihdam imkanlarının artırılması hem de yaşam kalitelerinin artırılmasını iki grup için de hedefliyor. Gerekli politikaları ve girişimcilik ekosisteminin desteklenmesiyle Suriyelileri desteklerken bir taraftan da onların dayanıklılık gücünü artırıyor. Böylece Türkiye'nin de genel ekonomik gelişimine katkıda bulunup ev sahibi toplulukların göç gibi önemli bir konuyla başa çıkmalarına destek sağlamayı amaçlıyoruz."
Suriye kriziyle bir ülkenin tek başına başa çıkamayacağının altını çizen Pluim, "Uluslararası toplumun birlikte çalışarak bu önemli olguyla başa çıkmak için kesintisiz çalışması gerekiyor. Biz ICMPD olarak bu süreci olabildiğince desteklemeye çalışıyoruz." diye konuştu.