Avrupalı gazetecilik örgütleri, muhalif medyayı susturmaya yönelik skandal talimatı sert şekilde eleştirdi. Avrupa Gazeteciler Birliği Başkan Yardımcısı Horsley, talimatın, basın özgürlüğünün bittiğinin göstergesi olduğunu savundu. Avrupa Gazeteciler Fede
Avrupalı gazetecilik örgütleri, muhalif medyayı susturmaya yönelik skandal talimatı sert şekilde eleştirdi. Avrupa Gazeteciler Birliği Başkan Yardımcısı Horsley, talimatın, basın özgürlüğünün bittiğinin göstergesi olduğunu savundu. Avrupa Gazeteciler Federasyonu Başkanı Gutierez ise konuyu Avrupa Konseyi'nin gündemine getireceklerini söyledi.
Avrupa Konseyi ve 5 uluslararası gazeteci örgütü ile ortaklaşa hazırlanan 'Gazetecileri Koruma İnternet Platformu' tanıtım toplantısında Türkiye'deki basın özgürlüğü ihlalleri gündem oldu. AEJ'nin medya özgürlüğü temsilciliğini de yürüten Horsley, savcının talimatının tamamen savunulmaz ve çok endişe verici olduğunu söyledi. Horsley, "Türkiye'de yargının ve özellikle yürütmenin kendisine verilen gücü kötüye kullandığını görüyoruz. Bu, özgür gazetecilik ümidini bitiriyor." diyerek, Türkiye'de birçok gazeteci tehdit ve soruşturmalara maruz kaldığı için işlerini yapmalarının engellendiğini savundu. EFJ Başkanı Gutierez de, "Talimat bizim için çok açık bir basın özgürlüğü ihlalidir." diyerek, konuyu platformda yayınlayarak Avrupa Konseyi'nin Türkiye ile diyaloğa geçmesini umduklarını dile getirdi.
AEJ ve EFJ'nin yanı sıra Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ), Article 19 ve Sınır Tanımayan Gazeteciler'in (RSF) medya özgürlüğünü tehdit eden gelişmeleri Avrupa Konseyi'nin dikkatine sunduğu platformda Türkiye gündemin birinci sırasında yer alıyor. İki ay önce kurulan platformda bugüne kadar gündeme getirilen özgür medyaya yönelik 49 ihlalden 14'ü Türkiye'yi ilgilendiriyor.
Türkiye'deki medya sahipliği sorunlu
Tanıtım toplantısında, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjørn Jagland'a da Türkiye'deki basın özgürlüğündeki geriye gidiş ve yüksek sayıdaki tutuklu gazetecilerin Avrupa Konseyi ve Türkiye arasındaki ilişkiyi nasıl etkilediği sorusu soruldu. Türkiye'deki kötü gidişattan haberdar olduğunu belirten Jagland, basın özgürlüğündeki olumsuz gelişmeleri devamlı olarak Türk yetkililerinin dikkatine sunduklarını söyledi. Avrupa Konseyi'nin önceliğinin medya ve ifade özgürlüğü alanındaki gerekli yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi olduğunu da ifade eden Jagland, "Bunun kolay olmadığını biliyorum. Çünkü medya özgürlüğü başka alanlarla da ilgili. Örneğin Türkiye'deki medya sahipliği düzeni bir sorun. Gazetecilere yönelik baskı ve tehditler sadece resmi makamlardan gelmiyor. Medya sahipleri ile ilişkili olan yetkililerden de geliyor." dedi.