14
Aralık tarihinde, hükümet yetkililerinin yolsuzluk yaptığına dair
iddiaları haberleştiren bazı basın kuruluşlarından önde gelen
gazetecilerin gözaltına alınması, yetkililerin saiklerine dair ciddi
soru işaretleri oluşturmaktadır. Türkiye'de yetkililerinin, son derece
geniş kapsamlı terörle mücadele mevzuatını kullanarak siyasi muhalifleri
hedef aldığı bir sicili bulunmaktadır. Bu gözaltıların da yine aynı
yasalara dayanarak gerçekleştirilmesi, aynı durumun tekrar ettiğine
inanmak için güçlü bir neden oluşturmaktadır.
Söz
konusu terörle mücadele yasalarının suistimali, Türkiye'nin muhalif
düşünceleri cezalandırmak ve ifade özgürlüğü hakkını ihlal etmek
yönündeki acı verici sicilinin önemli bir nedenidir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yaptığı açıklamaya göre gözaltına
alınması amaçlanan 31 kişiden altısı gazeteci 27 kişi gözaltına
alınmıştır. Açıklamaya göre bu kişiler "silahlı terör örgütü kurmak,
yönetmek, üyesi olmak, örgüt kapsamında sahtecilik, iftira suçlarından
ifadeleri alınmak üzere" gözaltına alınmışlardır.
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü Murat Çekiç "Yetkililer suç
işlediklerine dair güvenilir kanıtlar sunana değin, gözaltına alınanlar
derhal serbest bırakılmalıdır" diye konuştu.
Çekiç "Uluslararası Af Örgütü, bir kez daha hükümete ve tüm siyasi
partilere ifade özgürlüğü hakkını ihlal eden terörle mücadele
mevzuatının bir an evvel uluslararası insan hakları standartlarına
uyumlu hale getirilmesi çağrısında bul
unmaktadır" dedi.