Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katıldığı programı takip etmek için
salondaki yerini alan Cihan Haber Ajansı ekibi, 'akreditasyonu olmadığı'iddiasıyla yaka paça dışarı çıkartıldı. Cihan muhabiri Hüseyin Aydın,
yapılanları 'utanç verici' olarak nitelendirirken, konuyla ilgili
açıklama yapan Basın Konseyi, gazetecilerin görevleri başında
alıkonulmasının kınandığı ifade edildi.
Cihan
ekibi, Avea Günışığı Projesi'nin tanıtıldığı ve Emine Erdoğan'ın da
katılacağı programı takip etmek için programın yapıldığı otele geldi.
Otel ve Avea görevlileri, akreditasyon olmadığı iddiasıyla Cihan ekibini
içeri almadı. Bu sırada Cumhurbaşkanlığı'ndan bir yetkili,
"Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem'den bilgi geldi, geçiş yapabilirsiniz."
diyerek Cihan ekibini içeri aldı. Basın mensupları, salondaki yerlerini
aldı. Bu sırada Avea ve organizasyon firması yetkilileri tekrar Cihan
ekibinin dışarı çıkmasını istedi. Cihan muhabiri Hüseyin Aydın ve kameraman Mehmet Büyük, haksız yere dışarı çıkartılmalarına tepki
gösterdi. Cihan ekibinin etrafını saran görevliler, ısrarla davetiye
olmadığını öne sürdü. Bu arada, bir gazeteci, kendilerinin de
davetiyesinin olmadığını ancak programı takip edebildiklerini söyleyerek
meslektaşlarına destek verdi.
Tartışmaların
büyümesi üzerine Hüseyin Aydın, sarı basın kartını çıkartarak, "Bu
kartı bana Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü verdi.
İsmim ve kimliğim belli. Bu ayrımcılık utanç verici." şeklinde konuştu.
Davetlilerin ve basın mensuplarının bakışları arasında Hüseyin Aydın ve
Mehmet Büyük, otel görevlilerinin de gelmesiyle yaka paça dışarı
çıkartıldı. Basın kartını yere atan Aydın, gözyaşlarına boğuldu.
Gazetecilere yönelik ayrımcılığa Basın Konseyi'nden
sert tepki geldi. Olayın basın özgürlüğüne darbe olduğu vurgulanan
açıklamada, "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın
katıldığı Avea Günışığı programını takip etmek isteyen CİHAN Haber Ajansı muhabiri Hüseyin Aydın'ın güç kullanılarak dışarı çıkarılması kabul
edilemez. Bir lider eşinin katıldığı programlar, elbette kamuya açıktır
ve şeffaf toplantılardır. Özel olmayan bu ve bunun gibi toplantılarda,
gazetecilerin programları izlemelerinin yasaklanması; basın özgürlüğü
adına, halkın haber alma hakkını engellemektedir. Gazetecilerin,
görevleri başında alıkonulmasını kınıyoruz. Basında ayrımcılığa karşı
olduğumuzu tekrarlıyoruz." denildi.
Şanlı tarihimizin yazılmasında bir
dönüm noktasını olan Çanakkale Zaferi'nin 100.yılında, başta Mustafa
Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve aziz şehitlerimizi sevgi, saygı
ve rahmetle; gazilerimizi de minnetle anıyoruz.
Böylesine kutsal bir günde, Cihan Haber Ajansı ve Zaman Gazetesi
muhabirlerinin Çanakkale Zaferi'nin 100. yıl törenlerini izlemek için,
Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün internet sitesinden
gerçekleştirdiği akredite işlemleri önce kabul edildi, 3 gün sonra da
iptal edildi.
Gazetecilere yapılan bu tavrı, basında eşitlik ilkesine ve halkın
haber alma hakkına engel olduğundan kabul etmemiz mümkün değildir.
Bunun da bir çeşit sansür olduğunun bilinmesini istiyoruz.