Geçenlerde bir toplantı için İzmir'de bulunmam gerekiyordu ve 11 yaşındaki kızım ilk defa tek başına uçağa binerek yanıma geldi ve hafta sonunu beraber geçirdik.
Bu 'tek başına uçma' fikrini telefonda kızıma ilk bahsettiğimde 'ben korkarım' dedi bende uzatmadan 'istersen tekrar yüz yüze konuşuruz' diyerek konuyu kapattım. Sonrasında bir araya geldik ve konu tekrar gündeme geldi. Önce bir kağıda hava alanını çizdim. Annanesiyle beraber check-in masasına kadar gideceğini sonra bir hostes ablanın onu teslim alarak uçağa kadar eşlik edeceğini, uçaktan indikten sonra da başka bir hostes ablayla benim yanıma geleceğini tek tek çizerek anlattım, baktım bayağı bir aklına yattı. O sırada aklıma şöyle bir öneri daha geldi: 'Dilersen uçakta kendini güvende hissedeceğin, sarılacağın bir şey alabilirsin yanına' dedim. 'Tamam' dedi ama yanına ne alacağını söylememişti. Dışarıdan gayet 'cool' görünen ama içinde merak kazanı kaynayan ve her şeyi öğrenmek isteyen anne olarak 'ne alacaksın?' diye soruverdim.
Evet, kızım kitabına sarılarak uçarsa kendini daha rahat ve güvende hissedeceğini söylemişti kısacası. Bu şaşılacak bir cevap değildi ama açıkcası bu sene yeni aldığımız cep telefonunu seçip seçmeyeceğini çok merak etmiştim. İzmir'e gelirken yanına bile almamış. Sadece bir birimizin yanında olmadığımızda iletişim amaçlı kullanmamız gerektiğinin çok farkında.
Şaşılacak biğr cevap değildi dedim çünkü kızım yürümeye başladığından beri nereye gidersek gidelim mutlaka elinde ya da çantasında bir kitap taşır ve mutlaka her gün uyumadan bir kaç sayfa kitap okur. Bu diş fırçalamak,banyo yapma, yemek yemek gibi bir ritüel haline geldi hayatımızda.
Kızıma kitap okuma alışkanlığını nasıl kazandırdığımı yazımın ilerleyen bölümünde sizinde evinizde kolaylıkla uygulayabileceğiniz şekilde maddelerle sıralamaya çalıştım.
İngiliz sinir bilimci Susan Greenfield'in 'Çocukların dijital aletlere harcadıkları zaman ve dikkat' üzerine yaptığı araştırması oldukça endişe verici verilerle sonuçlanmıştır. İngiltere'de yapılan ve çalışmanın parçası olan İngiliz öğretmenlerin %91'i çocukların derslere olan konsantirasyon sürelerinin gittikçe düştüğü ve çoğu çocuğun kitap okumak yerine elektronik aletler üzerine daha çok zaman harcadığını' yapılan ankette bildirmişlerdir.
Sanırım ülkemizde dahil olmak üzere dünyanın hemen hemen her ülkesinde geçerli bir durum. Hangimiz 'Yeter bilgisayar oynadığın biraz da ders çalış' ya da 'Bırak şu cep telefonunu da bir kaç sayfa kitap oku' demiyor ki? Ve hatta bir çoğumuz akşam yemeğine gelmeleri için çocukları zorla bilgisyar, televizyon ya da tablet başından almıyoruz ki?
Dolayısıyla teknoloji ile sarılı olduğumuz bir ortamda çocuklarımıza kitap okuma alışkanlığını kazandırmak, çikolta ve cips dolu ortamda onlara sebze yedirmeye çalışmak gibi bir durum sanırım. Peki bu kadar uyarıcın ve cezb edici alternatifler olmasına rağmen çocuğumuza nasıl kitap okuma alışkanlığı kazandırabiliriz? Kızımla yaptığım ve evinizde rahatça uygulabileyeceğiniz önerileri sizin için aşağıda maddelerle hazırlamaya çalıştım.
Çocuğunuza Kitap Okuma Alışkanlığı Edindirmenin 7 Yolu!
Bundan bir kaç ay önce kızım Su, okulda arkadaşlarıyla bir tatsızlık yaşamış ve kötü bir gün geçirmişti ve her zaman yaptığı gibi eve gelip bunu resimlendirmişti. Resmin bir tarafında arkadaşlarıyla yaşadığı olay diğer tarafında da kitaplar buluuyordu ve resmin altında da şu söz yazılıydı: