SARIBAL AKP SEÇİM BEYANANESİNDEKİ YALANLARI TEK TEK AÇIKLADI

BURSA - CHP Bursa milletvekili adayı Orhan Sarıbal, uyguladığı politikalarla tarımı gözden çıkaran AKP'nin bunu kamufle etmek için tarım konusunda rakamlara yalan söyleterek pembe bir tablo çizdiğini söyledi.

Seçim çalışmalarını sürdüren Sarıbal, Bursa'da çiftçinin yüzünün gülmediğini belirterek, CHP iktidarında çiftçinin ilk olarak mazotun fiyatının düşürülmesi ile nefes alacağını, bunu diğer desteklerin izleyeceğinin altını çizdi.

 

AK iktidarının her konuda olduğu gibi tarım konusunda rakamlara yalan söyleterek algı oluşturmaya çalıştığını ifade eden Orhan Sarıbal, Hitler'in Propaganda Bakanı Goebbels'in, "yalanı öyle sık ve güçlü tekrar edin ki mutlaka inanan çıkar" sözünü hatırlattı. "Rakamlar yalan söylemez ama en iyi yalanı da rakamlara söyletirsiniz" diyen Sarıbal, AKP'nin seçim beyannamesinde belirttiği, "Tarımsal milli gelirimizi 36 milyardan 125 milyar liraya çıkardık. Tarımda Avrupa birincisi olduk" açıklamasının gerçekleri yansıtmadığını ifade etti.

 

Tarımın gayri safi yurtiçi hasıladaki payının 2002 yılında yüzde 10,3

iken, 2014 yılında yüzde 7,1'e gerilediğini belirten Sarıbal, şunları söyledi:

 

AKP döneminde genel ekonominin yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 4,8 iken tarımda ancak yüzde 2 olabilmiştir. Üstelik 2014 yılında yüzde 1,9 oranında küçülmüştür. Tarımda dünya sıralamasındaki yerimize gelince; Dünya Bankası verilerine göre Türkiye 2000 yılında 8. iken 2000 ve 2001 kriz yıllarında 14. ve 12.

olmuştur. Son 3 yıldır 9. sıradadır. Türkiye, kişi başına düşen tarımsal

hasıla bakımından dünyada 21. sıradadır. Kişi başına düşen tarımsal hasıla

Türkiye'de 4 bin dolar iken; Kanada'da 43 bin, Fransa'da 41 bin,

Hollanda'da 33 bin, ABD'de 31 bin,Danimarka'da 23 bin, Almanya'da 20

bin, İngiltere'de 16 bin, İrlanda'da 10 bin, Malezya'da 7 bin dolardır. Bu

nedenle tarım alanı, istihdam, dış ticaret, kişi başına tarımsal hasıla

değerleri dikkate alınmaksızın 'Türkiye tarımda şu sırada yer almaktadır'

demenin pek anlamı yoktur."

 

İHRACAT ARTTI, PEKİ İTHALAT NE OLDU?

 

AKP'nin seçim beyannamesinde Türkiye'nin tarım ürünleri ihracatının 3,8 milyar dolardan 18 milyar dolara çıkarıldığının belirtildiğini kaydeden CHP adayı Sarıbal, ancak beyannamede hiç ithalat sözcüğü geçmediğini hatırlattı. Sarıbal, çarpıcı ithalat rakamlarını da şöyle açıkladı:

 

"Onlar tarımdaki ithalatı söylemiyor o zaman biz söyleyelim: AKP döneminde tarım ürünleri ithalatı da 4 milyar dolardan 18 milyar dolara yükseldi. AKP döneminde; Yağlı tohum ve türevleri ithalatına 29 milyar, pamuk ithalatına 15 milyar, buğday ithalatına 10 milyar,soya ithalatına da 6 milyar dolar ödendi. 33 milyon ton buğday, 14 milyon ton soya, 9 milyon ton pamuk, 7 milyon ton ayçiçeği ithal edildi."

 

CHP adayı Orhan Sarıbal, AKP'nin seçim beyannamesindeki bazı yalanları ve gerçekleri şöyle sıraladı:

 

"AKP, 'kullandırılan kredi miktarını 530 milyon liradan 23 milyara ulaştırdık' diyor. Oysa 2003-2014 döneminde çiftçinin bankalara olan borcu 16 kat artmıştır.

2003 yılında kamu bankalarından tarıma verilen kredilerin payı yüzde 70'in üzerinde, yerli özel bankaların payı da yaklaşık yüzde 27 idi. Yabancı sermayeli bankaların payı ise sadece yüzde 1,1 düzeyindeydi. 2014 yılsonu itibariyle yabancı sermayeli bankaların payı yüzde 16'ya ulaşmıştır. 2014 yılında tarımsal krediler 46 milyar, tarımsal amaçlı transferler 9,2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Yani çiftçinin kullandığı kredi miktarı tarımsal destekleme ödemelerinin 5 katını aşmıştır.

 

AKP tarımsal desteklemede IMF politikalarını sürdürmüştür. AKP eğer

2006 yılında çıkardığı Tarım Kanunu'nun 21. maddesine uysaydı 2014

yılında milli gelirin yüzde 1'i (yani 17,5 milyar lira) kadar destek vermesi

gerekirdi. Sadece 2014 yılında çiftçilerin eksik destekleme ödemeleri

nedeniyle hükümetten 8,5 milyar lira daha alması gerekir. AKP döneminde tarımsal desteklemeye 70 milyar lira verildiği doğrudur. Öte yandan bu dönemdeki faiz ödemeleri 600 milyar liraya ulaşmıştır. Yani bir avuç yerli ve yabancı rantiyeye milyonlarca çiftçiden 9 kat daha fazla ödeme yapılmıştır. O nedenle çiftçiye mazot desteğini eleştirenlere, öncelikle biraz daha az borçlanarak bir avuç rantiyeye ödedikleri 54 milyar liradan tasarruf etmelerini tavsiye ediyorum.

 

2002-2014 döneminde mazotta toplam fiyat artışı yüzde 300'dür. AKP yaptığı destekleme ile mazot maliyetinin ortalama yüzde 16'sını

karşıladığını iddia ediyor. Mazotun satış fiyatı içindeki toplam vergi (ÖTV + KDV) oranı yüzde 58'dir. Oysa pırlanta,elmas, yakut ve incideki yüzde 20 olan ÖTV Torba Yasa ile kaldırılmıştır.

 

Yalanların saymakla bitmeyeceğini ifade eden Orhan Sarıbal, AKP iktidarının 7 Haziran'da yalan olacağını ve Türkiye'nin işçisi, memuru, esnafı, çiftçisi, ev kadınıyla derin bir nefes alacağını sözlerine ekledi.


21.05.2015 20:17:39