Emniyet güçlerinin operasyonlarında üç kişinin hayatını kaybetmesinin ardından, Dortmund'da da 16 yaşında bir gencin polis tarafından öldürülmesi polisin kullandığı şiddet konusunda tartışma yarattı.
Almanya'nın Dortmund kentinde Senegalli 16 yaşında bir gencin polis tarafından öldürülmesi kendini savunma mıydı.Yoksa orantisiz polis şiddetimiydi? 8 Ağustos Pazartesi günü yaşanan olayın ardından birçok Alman bu soruyu soruyor.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin Dortmund kentinde yaşanan olayda gençlik yardım merkezinden bir danışman Pazartesi günü öğleden sonra polisi aradı. Danışman, psikolojik sorunları olan, yanında refakatçisi olmayan sığınmacı Muhammed D.'nin bir bıçak ile kendisini öldürmesinden endişelendiğini aktardı. 11 polis memuru olay yerine gönderildi. Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Reul'un yaptığı açıklamaya göre, önce genç ile konuşmaya çalışan polisler genci ikna edemeyince göz yaşartıcı gaz kullandı. Gencin gözlerini ovuşturmak için elindeki bıçağı bırakacağını düşünen polisler, bu işe yaramayınca elektro şok aletine başvurdu. Ancak bu da etkili olmadı ve Senegalli genç polise doğru koşmaya başladı. Bunun üzerine polis ateş açtı.
Dortmund'da yaşanan olay, bu ayın başından beri ölümle sonuçlanan polis operasyonlarının son halkasını oluşturuyor. Frankfurt'ta geçen hafta elinde bıçak olduğu belirtilen 23 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu ile vurularak yaşamını yitirdi. Yine geçen hafta Köln'de evinden tahliye edilmek istenirken polise bıçakla saldırdığı belirtilen 48 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu sonucu hayatını kaybetti. Ruhr bölgesindeki Oer-Erkenschwick'te 39 yaşındaki bir erkek, polisin göz yaşartıcı gaz kullanmasının ardından öldü.
Almanya'nın Dortmund kentinde Senegalli 16 yaşında bir gencin polis tarafından öldürülmesi kendini savunma mıydı, yoksa orantısız polis şiddeti mi? 8 Ağustos Pazartesi günü yaşanan olayın ardından birçok Alman bu soruyu soruyor.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin Dortmund kentinde yaşanan olayda gençlik yardım merkezinden bir danışman Pazartesi günü öğleden sonra polisi aradı. Danışman, psikolojik sorunları olan, yanında refakatçisi olmayan sığınmacı Muhammed D.'nin bir bıçak ile kendisini öldürmesinden endişelendiğini aktardı. 11 polis memuru olay yerine gönderildi. Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Reul'un yaptığı açıklamaya göre, önce genç ile konuşmaya çalışan polisler genci ikna edemeyince göz yaşartıcı gaz kullandı. Gencin gözlerini ovuşturmak için elindeki bıçağı bırakacağını düşünen polisler, bu işe yaramayınca elektro şok aletine başvurdu. Ancak bu da etkili olmadı ve Senegalli genç polise doğru koşmaya başladı. Bunun üzerine polis ateş açtı.
Otomatik bir tabancadan çıkan beş kurşunun isabet ettiği genç, olaydan kısa bir süre sonra hastanede yaşamını yitirdi. Ateş açan 29 yaşındaki polis memuru hakkında yaralama sonucu ölüme sebep verme şüphesiyle soruşturma başlatıldı.
Dortmund'da yaşanan olay, bu ayın başından beri ölümle sonuçlanan polis operasyonlarının son halkasını oluşturuyor. Frankfurt'ta geçen hafta elinde bıçak olduğu belirtilen 23 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu ile vurularak yaşamını yitirdi. Yine geçen hafta Köln'de evinden tahliye edilmek istenirken polise bıçakla saldırdığı belirtilen 48 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu sonucu hayatını kaybetti. Ruhr bölgesindeki Oer-Erkenschwick'te 39 yaşındaki bir erkek, polisin göz yaşartıcı gaz kullanmasının ardından öldü.
Ve son olarak Dortmund'da yaşanan olay, birçok kişi için bardağı taşıran son damla oldu. Polis şiddetine karşı düzenlenen protesto gösterilerinde özellikle siyasi yelpazenin solundaki göstericiler emniyet güçlerine yönelik olarak "katil" sloganları attı.
Dortmund'daki olay sosyal açıdan sorunlu olarak değerlendirilen Nordstadt semtinde yaşandı. Nordstadt, polisin müdahaleleri nedeniyle defalarca manşet olan bir semt. Polis ile çoğu göçmen kökenli olan vatandaşlar arasındaki ilişkinin genellikle gergin olduğu belirtiliyor.
Bochum Ruhr Üniversitesi'nde polis üzerine araştırmalar yapan hukukçu Thomas Feltes, "Dortmund Nordstadt'da polisin ten renginden bağımsız bir tutum izlemediği biliniyor" diyor. DW'ye konuşan Feltes, bu bölgede ırka dayalı kontrollerin rutin olduğunu da sözlerine ekliyor.
Dortmund'daki olayda söz
Almanya'nın Dortmund kentinde Senegalli 16 yaşında bir gencin polis tarafından öldürülmesi kendini savunma mıydı, yoksa orantısız polis şiddeti mi? 8 Ağustos Pazartesi günü yaşanan olayın ardından birçok Alman bu soruyu soruyor.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinin Dortmund kentinde yaşanan olayda gençlik yardım merkezinden bir danışman Pazartesi günü öğleden sonra polisi aradı. Danışman, psikolojik sorunları olan, yanında refakatçisi olmayan sığınmacı Muhammed D.'nin bir bıçak ile kendisini öldürmesinden endişelendiğini aktardı. 11 polis memuru olay yerine gönderildi. Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Reul'un yaptığı açıklamaya göre, önce genç ile konuşmaya çalışan polisler genci ikna edemeyince göz yaşartıcı gaz kullandı. Gencin gözlerini ovuşturmak için elindeki bıçağı bırakacağını düşünen polisler, bu işe yaramayınca elektro şok aletine başvurdu. Ancak bu da etkili olmadı ve Senegalli genç polise doğru koşmaya başladı. Bunun üzerine polis ateş açtı.
Otomatik bir tabancadan çıkan beş kurşunun isabet ettiği genç, olaydan kısa bir süre sonra hastanede yaşamını yitirdi. Ateş açan 29 yaşındaki polis memuru hakkında yaralama sonucu ölüme sebep verme şüphesiyle soruşturma başlatıldı.
Dortmund'da yaşanan olay, bu ayın başından beri ölümle sonuçlanan polis operasyonlarının son halkasını oluşturuyor. Frankfurt'ta geçen hafta elinde bıçak olduğu belirtilen 23 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu ile vurularak yaşamını yitirdi. Yine geçen hafta Köln'de evinden tahliye edilmek istenirken polise bıçakla saldırdığı belirtilen 48 yaşındaki bir erkek, polis kurşunu sonucu hayatını kaybetti. Ruhr bölgesindeki Oer-Erkenschwick'te 39 yaşındaki bir erkek, polisin göz yaşartıcı gaz kullanmasının ardından öldü.
Ve son olarak Dortmund'da yaşanan olay, birçok kişi için bardağı taşıran son damla oldu. Polis şiddetine karşı düzenlenen protesto gösterilerinde özellikle siyasi yelpazenin solundaki göstericiler emniyet güçlerine yönelik olarak "katil" sloganları attı.
Dortmund'daki olay sosyal açıdan sorunlu olarak değerlendirilen Nordstadt semtinde yaşandı. Nordstadt, polisin müdahaleleri nedeniyle defalarca manşet olan bir semt. Polis ile çoğu göçmen kökenli olan vatandaşlar arasındaki ilişkinin genellikle gergin olduğu belirtiliyor.
Bochum Ruhr Üniversitesi'nde polis üzerine araştırmalar yapan hukukçu Thomas Feltes, "Dortmund Nordstadt'da polisin ten renginden bağımsız bir tutum izlemediği biliniyor" diyor. DW'ye konuşan Feltes, bu bölgede ırka dayalı kontrollerin rutin olduğunu da sözlerine ekliyor.
Dortmund'daki olayda söz konusu olan Afrikalı bir sığınmacı değil de, beyaz bir Alman olsaydı polisin operasyonu farklı bir şekilde sonuçlanır mıydı? Feltes, bu sorunun yanıtlanamayacağını, bir Alman'ın polis memurlarıyla iletişim kurabileceğini belirtiyor. Feltes, Senegalli gencin hiç Almanca bilmediğine dikkat çekiyor. Dortmund'da polisin operasyonunun ırkçı bir arka planı olmayabileceği değerlendirmesini yapan Feltes, ancak yine de operasyonun "Dortmund Nordstadt'ta polise sürekli yöneltilen suçlamalara dair şemaya uyduğunu" söylüyor.