ÜNLÜ YAZAR CANAN MAT AVRUPA HABERE KONUŞTU.!

Canan MAT ilk olarak Avrupa habere konuştu.

''Kadın tüm engelleri ve ataerkil dünyanın kurallarını bozan her zaman her şeydir. Saçı uzun aklı kısa sözünün karşılığı olarak saçlarımızı savurduğumuzda hedeflerimize uzak bile olsak tutkularımızın peşindeyizdir. Ve bunun için rüzgârın bir kere üflemesi yeterlidir. İçimizde ki cesaret gözlerimizden ve bazen suskunluğumuzun ardında ki alevden görülebilir. O anlarda fırtına bizden korkar. Yarınlarımıza hep saygı duyulması dileğiyle ''

Canan MAT

Bu kadar derin sözlerle kadınları anlatan bir kadının başarı öyküsünü anlatmaktan memnun oluyorum. On parmağında on marifet olan bu özel kadının adı Canan MAT?

Yıllardan bu yana yürüttüğü sosyal sorumluluk projeleri ile birlikte zaten gerekli otoriteler tarafından adından sıklıkla söz ettirmişti. Kendi iş hayatının içine kocaman bir dünya sığdırmayı başaran nadir kadınlardan olmayı başardı. Birkaç yıl Otizm federasyonu Başkan yardımcılığı yapan ve birçok STK'larla hala çok yoğun çalışmalarda bulunan projeler içine giren bu gönül insanının Otizmle ilgili ve hatta diğer iş sektörü ile ilgili Yurt dışı ve yurt içi birçok plaketleri ve ödülleri var. İçmimar, Proje, Yazar ?Şair, senarist olan

Canan Mat

Şu sıralar yazarın dördüncü kitabı çıkmıştır. Adı 'Seni Seviyorum Anne' nin

- Kitabınızın içeriliğini biraz anlatır mısınız ?

Hayatın içinde ne varsa bu kitapta bulacaksınız. Türkiye de ve hatta Dünya da otizmle mücadele ederken neler yaşanabilir okuyacaksınız.

Tüm aileler kendinden mutlaka bir satır bulacaktır. Sizin şer olarak gördüğünüz hayatınızın aslında Allah tarafında gelişmeniz, korkularınızın önünde durabilecek güce sahip olmanız, sevginizin daha da güçlenmesi adına zorluklarla karşılaşmasının nereden nereye dedirtecek, anne sevgisinin ne kadar güçlü olduğunu anlayacağınız bir kitaptır. Ve normal bireylere sahip ailelerin de her gün hazır çocuğa sahip oldukları için şükredeceği, bol dram yüklü bu hikayeyi okurken, pahalıya mal olmasaydı kitabın yanında gözyaşlarını da silmeleri için mendillerde içinde satılmasını isterdim.

- Bu kitabın birde senaryosunu yazmıştınız. Şua n ki durumu nedir.

Kitabımla birlikte senaryosu hazır Sosyal sorumluluk projesi olarak en kısa zamanda çekime girilecek. Sponsor arayışlarımız sürmektedir. Türkiye de bulunan bir milyon otistik bireyi ve onların ailelerini ilgilendiren bu film çok ses getirecek ve hatta sizin haberleriniz sayesinde dünyada da çok konuşulacak inanıyorum. Çünkü gerek içeriği gerek duygusu olarak ne Türkiye de ne de Dünya da 'Seni Seviyorum Anne' gibi bir film yapılmadı. Maalesef biz elimizdeki mücevherlerin değerini pek sonra anlıyoruz.

- Kitaba ya da Türkiye de bu tarz sosyal sorumluluk projelerine ilgi nedir ?

İşim gereği ya da Sivil Toplum kuruluşlar da hizmetlerimden dolayı çok çevrem ve tanıdığım değerli kişiler oldu. Ama ben umduğum tepkiyi ve ilgiyi bulamadım. Kitabım belediyelerin seminerlerinde söyleşilerinde olmalı, özel eğitimcileri, okulların ya da tüm ailelerin okuması için satın alınmalı. Mucizeler nasıl gerçekleşiyor bunları göstermek adına bu kitap çok önemli? Psikoloji destekli ve eğitiminde olduğu bir kitap hak ettiği yerde maalesef değil. Çünkü gerçek hikâyelerden alınan gerçek yaşanan hayatların birikimidir.

- Kitabınızı almak isteyenler nasıl ulaşabilir.

Ben kitabımı kendi imkanlarım ile bastırdım. Ve bir site kurdum. O siteden herkes elde edebilir. www.cananmat.com.tr

Birkaç kitabevleri aradı kitabım çok soruluyormuş ama ulaşılamıyor. Sizlerin sayesinde de sadece siteden satılıyor olduğunu bilsinler istiyorum. Hiçbir yayınevi ile çalışmıyorum. Bundan sonra da çalışmayı asla düşünmüyorum. Her işimi kendim yapıp bilgi satıp ardından reklamını yapıp hiçbir vasfı olamayanlara para kazandırmaktan çok sıkıldım.

- Sırada başka kitaplar var mı ?

Her zaman daima var. Su an iki adet üstünde çalıştığım hikâyelerim var. Biri aşk ve korku diğeri fantastik?

Benim hikâyelerimi okuyan okuyucularım bilir normal bir konu üzerinde hikâye yazmayı sevmiyorum. Hep sürpriz olmalı merak edilmeli. Mesaj verilmeli ve yüreklere dokunan satırlar mutlaka olmalı. Benim aldığım en güzel eleştiriler de bu konu da kitabınızı okumaya başladığımızda elimizden bırakamıyoruz. Sonuç hep merakla bekleniyor? Halimden memnunum beni seven bir kitlem var. Ama magazinci bir toplumda var ve bu çok fazla o kitlenin de biraz gerçeklere yönelmesi ve kültürel destekler vermesi, yapması gerekmektedir.

- Türkiye de yazarın değeri nedir ?

Konu çok tartışılacak bir konu. Tabi ki saygı duyulan bir meslek insanların sizin kaleminizden çıkan satırları sevmesi eleştirmesi kabul etmesi ya da istemesi gibi ağır yükümlülükleriniz var. Birçok şeyden haberiniz olması ve hep kendinizle yarışmak, üretmek zorunda kalmanız gerekiyor. Bu kadar çok üretmeninde karşılığını tabiki bekliyor insan. Severek yapılan bir meslek ama meslek değil çünkü

kazanç sağlanamıyor. O kadar çok kitabın gideri için harcamak zorunda kalıyorsunuz. Hele de tek başınıza çok zor. Geçende bir yazı okudum. Norveç'te kitap çıkaran yazarın hikâyeyse bin adet, çocuk kitabıysa bin beş yüz adet devlet satın alıp kütüphaneler ve okullara dağıtıyormuş. Çok güzel bir uygulama. Eğer gerçekten böyle değer verilen uygulamalar olsa her sene üç beş kitap çıkarırım)) Bence kalemleri kuvvetli kişileri halkımız ve devletimiz daha iyi anlamalı ve sevmeli. Kısacası Türkiye de yazar olmak hobi işi. İnşallah bir gün daha ileriye en azından sosyal sorumluluk projeleri kitaplarının ön planda olduğu bir gelecekle karşılaşırız. ,

- Şair yönünüzü de bildiğimiz için sizin bir şiirinizi istiyoruz ?

YAŞAMAK

Yorgun fırtınaların adsız suretleri

Geceleri alınırdı hep kaleme

Hâlbuki fırtına gündüzü de alır içine

Öyle de kararır dünya böyle de

Ardından sağanak yağışlara sus diyemezsin

Islatır gönlünü hep daha bir fazla

Ama sen alışmışsındır.

Fırtınaların kopmasına, yağmurların ağlatmasına

Çünkü ağrılar alıştırır kendini sana

Yılları devirdikçe tırnaklarınla

Kanar dipleri ve öğrenirsin.

Kahkahaların derinden gelir

Çıkan gamzenin çukurundaki derde aldırmadan

Gelse ne olur bu da geçer diyecek kadar devleşirsin.

Canan MAT

- Son kez söylemek istediğiniz nedir?

Bir kitap yazdığın zaman ona yalnız yarım kilo kâğıt mürekkep ve tutkal satmış olmuyorsun. Ona tamamıyla yeni ve belki de hiç bilmediği hayatın kapılarını açmanın biletini satın alma fırsatı veriyorsun. Yeni bir bilgi sevgi, mizah, dostluk hayata dair olan ya da olmayan ne varsa güneşin her gün yeniden doğacağını hissettiriyorsun ve geceleri yıldızları izleyerek yürüyen bir geminin batmayacağını anlatıyorsun. Devamında gerçekten seni anlayan belki de

anlatan bir kitabın kokusundan daha güzel bir duygunun olmadığını hissettiriyorsun. O yüzden kitap satın aldığını sanıyorken aslında yaşam satın alıyorsun.